CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Yenimahalle Belediyesi Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde, Türkiye Ormancılar Derneği’nin düzenlediği “Türkiye Ormancılığında 98 Yıl” buluşmasına katıldı.
Ormanların Anayasa’daki kararlarla korunduğunu lakin Anayasa’ya muhalif çıkarılan maddelerle, tüzüklerle, yönetmeliklerle orman katliamının yaşandığını belirten Kılıçdaroğlu, orman köylüsünün yaşadığı meselelerin tahlilini 15 husus halinde sıraladı.
Yaklaşık 2 bin civarındaki orman kooperatifinin gerektiğinde sayıları artırılarak yine canlandırılacağını ve kooperatiflere her türlü araç gereç, makine ve kuracakları tesislere yönelik gerekli ucuz kredinin verileceğini lisana getiren Kılıçdaroğlu, orman kooperatiflerini böylece ayağa kaldıracaklarını söyledi.
Orman kooperatiflerinde orman mühendisleri, orman sanayi mühendisleri, avukatlar üzere çeşitli meslek kümelerinin istihdam edileceğini aktaran Kılıçdaroğlu, kooperatifin gelirinin yetmemesi durumunda bu meslek kümelerinin kamu vazifelisi olarak çalışacağını kaydetti.
Kılıçdaroğlu, Orman Genel Müdürlüğü tarafından yapılan dikili ağaç satışı ihale yönteminin orman köyü hudutları içerisinde asla uygulanmayacağını, müteahhitlere yönelik bu uygulamaya son verileceğini belirtti.
YÜZDE 40 DAHA UYGUN
Orman köyleri sonlarında üretilecek ağaçların direkt kooperatiflere tahsis edileceğini, bu tahsisin ortalama ihale bedeli üzerinden yüzde 40’a kadar daha uygun fiyatlarla yapılandırılacağını söz eden Kılıçdaroğlu, Orman Genel Müdürlüğünce yapılan orman eserleri üretiminin ağaçlandırma ve ormancılık işlerine ilişkin ünite fiyatlarının en az iki katına çıkarılacağını söz etti.
Kooperatifler aracılığıyla orman köyünde bulunan her haneye odunların fiyatsız olarak sağlanacağını, bunun kontrolünü kooperatiflerin üstleneceğini lisana getiren Kılıçdaroğlu, kendi köy hudutları içerisinde bulunan ormanların korunmasına yönelik takip süreçleri, yangın, kaçak kesim üzere vazifelerin kooperatifler tarafından yürütüleceğini, yangın personelleri ve gerekli çalışanın orman köylüleri tarafından sağlanacağını aktardı. Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
SADECE ORMAN ESERLERİYLE HUDUTLU KALMAYACAK
“Kekik, defne, keçiboynuzu üzere eserlerin toplanması ve satışı direkt kooperatifler eliyle gerçekleştirilecektir. Orman köyleri sonları içerisindeki her türlü mesire alanları ve günübirlik alanlar ile tabiat parklarının işletmeciliği kooperatifler tarafından gerçekleştirilecektir. Orman köyünde bulunan hanelerden en az bir kişinin orman kooperatifine üyeliği sağlanacak. Böylelikle her haneden en az bir kişi kooperatifin üyesi olacaktır. Orman kooperatiflerinde hem üretim hem de tedarikçi özelliği bir ortada bulundurulacak, bu kooperatiflerin faaliyetleri yalnızca orman eserleri ile sonlu kalmayacak, istenirse orman köylüsünün ziraî ve hayvancılık faaliyetleri de bu kooperatifler eliyle desteklenecektir.”
PRİMLER DEVLET TARAFINDAN ÖDENECEK
Bozuk orman yerlerinin badem, ceviz, keçiboynuzu üzere gelir getirecek cinslerde ağaçlandırılacağını ve bu alanlardan kooperatiflerin gelir elde edeceğini belirten Kılıçdaroğlu, orman kooperatiflerinin elde ettikleri karları üyelerine dağıtacağını, kooperatif işlerinde çalışanların ayrıyeten fiyat alacağını kaydetti.
Orman köyleri içinde bulunan gençlere ve bayanlara eğitimler verilerek çeşitli alanlarda hünerlerinin artırılacağını, bulundukları yerlerde iş imkânları sağlanarak işsiz bırakılmayacağını vurgulayan Kılıçdaroğlu, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Şunu açık ve net tabir edeyim, orman köyü olsun olmasın bütün kırsalda çalışan bayanların ve gençlerin tümünün toplumsal güvenlik primleri devlet tarafından ödenecektir. Hiçbir genç ve hiçbir bayan büyük kentlerin varoşlarına gidip ‘acaba minimum fiyatla iş bulabilir miyim’ arayışına girmeyecektir. Köyünde, kırsalında çalışacak, üretecek, kazanacak, onun toplumsal güvenlik primi devlet tarafından ödenecek.
KOOPERATİFLER ARACILIĞIYLA YAPILACAK
Tüm dünyada olduğu üzere ülkemizde de yükselme trendinde olan ekoturizm faaliyetleri, yani kırsal turizm, kooperatifler tarafından sağlanacaktır. Bu niyetle eski köy meskenlerinin yine tadilatı gerçekleştirilecek, gerektiğinde tabiata ve yörenin mimarisine uygun yeni konaklama yerleri kooperatifler aracılığıyla yapılacak.”
Bunların gerçekleşmesi halinde orman köylüsünün huzur içinde köyünde yaşayacağını ve gelecek derdi taşımayacağını tabir eden Kılıçdaroğlu, kırsalda çalışanların çalışıp ürettikçe Türkiye’nin büyümesine katkı sağlayacağını söyledi.
Kılıçdaroğlu, “Bizim karnımızı doyuranların kırsalda çalışanlar olduğunu hiç kimsenin unutmaması lazım. Tarım, hayvancılık, ormancılık stratejik alanlardır.” dedi.
HER CANLININ BİR VAZİFESİ VARDIR
Ağacın, canlıların, ekosistemin ehemmiyetine işaret eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
“Ormanı ağaç olarak görenler ve o ağacı da çıkar hedefli kullanmak isteyenler, yalnızca Türkiye’nin bugününe değil, geleceğine de ihanet ediyorlar. O nedenle orman köylülerinin ormanı korumak için verdikleri çaba sıradan bir çaba değil, bugünün uğraşı de değil, geleceğin gayreti. Biz yalnızca insan olarak değil, tabiattaki tüm canlılarla bir ortada yaşadığımızda lakin huzur içinde yaşamış oluruz. Onların yaşaması için efor göstermek bizim de vazifemizdir. Tabiatta her canlının bir vazifesi vardır ve her canlının misyonu tabiatın harika bir halde gelişmesi ve büyümesidir.”
DOĞAYA İHANET ETMEMEK İÇİN…
Doğanın en yırtıcı yaratığının insan olduğunu, doğayı tanımak, bilmek ve tabiata ihanet etmemek için çocukların bugünden yetiştirilmesi gerektiğini lisana getiren Kılıçdaroğlu, “Gencecik evlatlarımızın tabiat karşısında hassas olmalarının temel nedeni onların dört duvar ortasında yetişmeleridir.” diye konuştu. (AA)